YAKIN DOĞU
ÜNİVERSİTESİ
ATATÜRK
EĞİTİM FAKÜLTESİ
TÜRKÇE ÖĞRETMENLİĞİ BÖLÜMÜ
EDS-313
SINIFIN İLİŞKİ
DÜZENİNİ OLUŞTURMA
Dr. ......
Yazar: SMNTSN
OCAK 2012
SINIFIN
İLİŞKİ DÜZENİ
Görevlerin, görevlilerin,
ilişkilerin belirlenmesi olarak tanımlanabilecek olan örgüt yapısının kurulması
aşamaları, sınıf yönetimine uygulandığında, öğretmenlik ve öğrencilik görevleri
ile bunların kimlerce, nasıl yerine
getirileceğinin ders dönemi başında büyük ölçüde belli olduğu görülür. Bu
belirlenişin kesinlik kazanması, görev ve görevliler arasındaki ilişkilerin
ortaya konmasıyla olur. Sınıfın ilişki düzeninin amacı, destekleyici
ilişkileri, öğrenci katılımını, morali, konu-ya ilgiyi, akademik yararlılığı
artırmaktır (Raviv and others, 1990:142).
Sınıfta İlk Günler
Sınıfın ilişki düzeninin
kurulmasına ilk günden başlanmalıdır. Sınıf
düzeni oluşturmada ilk birkaç gün, dönümcül (kritik) zamandır. Sınıf düzeni,
öğretmen ve öğrencinin birbirini tanımaya başladığı "balayı" ve
"deneme" döneminde kurulmalıdır.
Bu dönemde öğrenciler, neleri
yapıp neleri yapamayacakları konusunda öğretmeni denerler, daha kontrollü davranır, gerçek
davranışlarını göstermezler. Öğretmen geleceği ilişkin davranış tiplemesini ve
öğrencilerden beklentilerini ilk günlerde kararlılıkla ortaya koymalıdır. Bu kararlılık, baskı veya anti demokratiklik değildir.
Öğrencilerin kontrollü davranışları
değişirse, onları yeniden kazanmak
olanaksızlaşabilir. Öğretmen, ilk günlerin kontrollü davranışlarının
sürmesi için kararlılığını kullanmalıdır. Aynı görüntü, uzun tatillerden sonra da ortaya çıkar. Öğretmen,
etkili bir eğitime olanak verici görüntü ve ortam elde edebilmek için, buna olanak
verici bir iklim oluşturmalıdır (Grubaugh and Houston, 1990: 374-376).
İlişki Politikaları ve Tipleri
Sınıftaki ilişki politikalarının
bir ucunda birörnekliği amaçlayan düzenlilik bulunur. Düzenlilik, kurallı
olmayı, bir işi yapmanın bir yoluna alışkanlığı, böylece öğrenilene odaklanmayı
getirir. Politikaların diğer ucunda değişkenlik vardır. Değişkenlik, öğrencinin
dikkatini çeker, birörnekliğin sıkıcılığından
kurtarır, merak-ilgi uyandırır, yeni öğrenme yolları, ilişkileri verir (Gage
and Berliner, 1984: 614). İlişki düzeni politikası, sınıf düzeninin tehlikede,
çalışma alışkanlıklarının henüz yerleşmemiş olduğu durumlarda düzenliliğe; ortamın yumuşak, öğrencilerin bilgili ve hazır
olduğu durumlarda değişkenliğe kayabilir bir esneklikte seçilmelidir. İlişki düzeninin düzenlilik ile değişkenlik
uçları, yumuşak-sert,
buluşçu-yönlendirici düzenlenişler olarak da adlandırılır (Thompson,
1993: 4203). Bir araştırmada, yumuşak (değişken, buluşçu) sınıf
düzenlenişindeki etkileşim, öğrencileri birbirinden haşlanmaya, daha az olumsuz davranmaya götürmüştür (Duffy,
1992: 1742). Geleneksel bürokratik yönetimli sınıfa göre, esnek yönetimli sınıf
daha başarılı olmuştur (Nas, 1992: 1781). Öğretilmek şartıyla, kendini yönetme,
işine yönelme davranışını yükseltmede etkili bulunmuştur (Warner and Lane,
1992: 3860). En yararlı ilişki düzeni politikası olarak, öğretmen kontrolünün
orta düzeyde olduğu durum önerilmiştir (Doyle, 1986: 418).
Tanışma
Sınıfta öğretmen-öğrenci
etkileşiminin iki yönü, öğrencinin niyetini anlamak ve yorumlamak ile onun
öğretmenin niyetinden emin olmasını sağlamaktır(Mcauley, 1990: 89). Böylece
öğretmen ve öğrenci birbirlerine yönelik davranışlarını, sonuçları hakkında
yanılgıya düşmeden planlayabilir. Bu karşılıklı etkileşimin ilk basamağı
tanışmadır.
Güven ve iyi ilişki için ilk
karşılaşma önemlidir (Buckwald,
1985: 14). Öğretmen ve
öğrenciler, sınıftakiler hakkında gözlemle edinecekleri bilgiye muhtaçtır. İlk
karşılaşmadaki giyimin, görünüşün etkisi, öğrencilerle bir yakınlık kurulduktan
sonra azalabilir (Grubaugh and
Houston, 1990: 378).
Her öğrencinin, tanınma şanslarına gereksinimi vardır. Öğretmen,
ilk günden başlayarak bu şansları vermelidir (Pauly, 1991: 67; Cangelosi, 1988: 43).
Sınıf Kuralları
Öğrencilerle tanışma, beklentilerin iletişimi, arkadaşça ama işe yönelik ortam, öğrencileri boş bırakmamak, sınıftaki ilk günlerin önemli eylemleri
olarak görülür (Lemlech, 1988: 39).
Beklentilerin iletişimi ile
arkadaşça ama işe yönelik ortam, sınıftaki davranış kurallarının belirlenmesi
ve uygulanması süreçleri ile gerçekleşebilir (Gage and Berliner, 1984: 626).
Öğrencileri boş bırakmama, boş kalırlarsa zaman yitirecekleri ve istenmeyen
davranışlara yönelecekleri düşüncesiyle, iyi bir zaman planlamasına ve boş
zaman etkinliklerine gerek gösterir.
Kurallar, önceden verilmiş hazır
kararlardır. Deneyimlere dayanarak, gelecekteki belirli durumlarda nelerin
nasıl yapılmasının iyi olacağını, nelerin beklendiğini, uyulmadığında nelerin olacağını
açıklayarak, yöneticinin işini
kolaylaştırır (Raviv and others, 1990: 145).
Sınıf İçinde Öğretmen
Öğretmen, sınıfın ilişki
düzeninin kurulması ve düzeltilip geliştirilmesinde yol gösterici bir liderdir,
sınıf ikliminin buluşçudadır (Brophy and Good, 1986: 329). Ama sınıf iklimi de
onun davranışları üzerinde etkilidir (Melvin, 1993: 3163). Öğretmen, öğretim
durumlarının hem hazırlayıcısı, hem bir parçasıdır (Ertürk, 1979: 104). O,
sınıftaki yaşamın her ögesini ve anını eğitsel amaçlar yönünde planlı biçimde kullanabilmeli,
sınıf bir tiyatro, öğretmen de yönetmen olmalıdır (Honan, 1985: 76).
Davranış Ortamı Oluşturma
Sınıfın davranış ortamı, gevşekten
katıya, çeşitli görünüşlerde olabilir. Program
konu merkezli, öğretmen davranışı yetkice, karar ve kurallar öğretmence
konuşulmuşsa, sınıf katı
yapılanmıştır. Program öğrenci merkezli,
öğretmen davranışı demokratik, kural ve kararlar birlikte oluşturulmuşsa, sınıf
gevşek yapılanmıştır. Bu özelliklerin değişmesi, bu ikisi arasındaki diğer
yapılanma biçimlerini oluşturur.
Sınıfın, öğretmenin,
öğrencilerin, konunun özellikleri değiştikçe, yapılanış değiştirilebileceği
gibi, eğitsel amaçlardan uzaklaşmamak
şartıyla, gevşek sınıf yapısının yeğlenmesi önerilir. Örneğin, program öğrenci
merkezli olmalı ama bunun anlamı, eğitsel amaçlara ulaşabilmek için araç
olarak, öğrencinin ilgi ve gereksinimlerine dönük bir programın seçilmesi
olmalıdır. Kural ve kararlar öğrencilerle birlikte belirlenmeli ama konunun
amaçlarından, eğitimin genel amaçlarına kadar, amaçlar dizinine uygun
olmayanların alınmaması, öğretmence nedenleri belirtilip açıklanarak
sağlanmalıdır. Davranışsal ortam, öğretmen ve öğrencilerin ortak çabalan ile
oluşur.
Sınıfta Öğretmenin Yeri
Öğretmenin sınıfın ne zaman
neresinde bulunacağı, amaçlarına ve yaptığı etkinliğin türüne göre değişir.
Zamanının çoğunu masasında geçiren öğretmen, olumsuz davranışlarla daha çok karşılaşır
(Grubaugh and Houston, 1990: 377).
Öğretmen, yerini belirlemede,
sınıfın tümünü görebilmeyi, öğrenci davranışları ve öğretim etkinliklerine
göreliği, ilkeler olarak almalıdır.
Sınıfın tümünü görebilmek için, araçları, örneğin tahtayı kullanırken bile
öğrencilere arkasını dönmemeye çalışmalıdır (Cangelosi, 1988: 71).
Araçları önceden hazırlamak,
tahtaya yazılacakları önceden veya yan dönerek yazmak, yüz yüze dönerek kullanılabilecek araçları
seçmek veya araçları bu şekilde yerleştirmek, seçenekler olarak düşünülebilir.
Bunların amacı, öğretmenin, sınıfta olup bitenlerin sürekli olarak farkında
olabilmesidir. Öğretmen bir öğrenci veya
bir grupla ilgilenirken, diğerlerini gözden kaçırmamalıdır (Jacobsen and
others, 1985: 235).
Öğretmenin Örnek Olması
Eğitsel amaçlara ulaşmanın
araçlarından biri de görgüdür. Öğrenci, bilginin somut yansıması olan
görüntüler yoluyla, davranışın örneklerini izleyerek, davranış kazanma ve
değiştirmeyi kolaylaştırabilir.
Öğrencinin göstermesi gereken
davranışlar konusunda ona en yakın örnek görüntü, öğretmenden gelmelidir. Öğretmenin kişisel yönelimi, öğrenci
yöneliminin önemli bir değişkeni olarak belirlenmiştir (Thompson 1993: 4203).
Öğretmen, her davranışı ile
öğrenciye model olmalıdır, ilköğrenim
yıllarından başlayarak çocuklar, giyiminden yürüyüşüne, konuşmasına kadar her
davranışında öğretmeni örnek almaya yatkındırlar. Bu, öğretmen
için, sürekli özen gerektiren yorucu bir
durum olsa bile, öğrenci davranışını
değiştirmenin etkili bir yolu olarak,
sürekli kullanılmalıdır.
Öğretmenin kendini işine vermesi
de, öğrencinin onu bu özelliğiyle model
alması sonucunu doğurabilecektir (Woods, 1990: 11). Öğretmenin derse bağlılığı
ve ilgisi, öğrencinin de bu yönlü
davranışını destekler (Skinner and others, 1990: 31).Soğukkanlı ve sabırlı
olmak, öğretmen davranışının vazgeçilmez yanlarındandır (Woods, 1990: 2).
Davranış değiştirme-oluşturma olan eğitim, kısa sürede gerçekleşemez.
Davranışın kalıcı olması, yeterli süre
ve sayıda yinelenmesine de bağlı olduğundan,
sabır da gerektirir. Öğretmen
hiçbir durumda öfkelenmemeye çalışmalı, olumsuz duygularını bastırabilmelidir.
Yoksa bu duygular diğerlerini de etkiler (Clark and Peterson, 1986: 289).
Öğrencilerin böyle durumlarda duygu ve heyecanlarını göstermeleri de
gizlemeleri de sorun yaratır: Göstermeleri,
karmaşaya ve duygusal boşalımın mantığı yok etmesine, göstermemeleri ise
gerilime yol açar. Öfke, vücut diliyle de anlatılsa, sınıf ortamını bozar,
öğrenciler bu sinyalleri çabuk alırlar (Smith, 1990,59). İnsan davranışını
olumsuz etkileyen bir özellik de aşın kaygıdır (Sinclair, 1987: 251). Aşın
kaygı insanı beceriksizleştirir, sinirli ve huy- süz yapar. Kaygı, bu olumsuz
belirtilerin gözlenemeyeceği bir düzeyde olmalı, bu düzey fazla düşük de olmamalıdır. Aşın
kaygısızlık insanı saygısız yapar. Karşılıklı güvenin sağlanması, davranışlarda
açıklık sağlar, güvensizliğin yarattığı "acaba" kaygısını önleyerek zaman kazandırır, öğrenci katılımını artırır, öğretmeni daha
rahat davranmaya yöneltir. Mesleksel
davranışlar güveni artırır. Güven artına olan tutarlı davranış, örnek olma
yanında, öğrencinin sınıf kurallarına uyumunu da artırır (Smith, 1990: 59).
Öğrencinin kendine güveni başarısını etkiler.
Öğretmen, her öğrencinin başarılı
olabilmesi için uygun şart ortaya koymalı,
başarabileceğini söylemeli, girişim özgürlüğü vermeli, yakın ve destekleyici
davranmalı, izlemeli, başarı-güven-başarı
ilişkisi kurmalıdır (Barker, 1982: 160). Çevresiyle ilgili, duygulu, düşünceli,
yargılayıcı tip öğretmenler, başarılı öğrencilerce etkili bulunmuştur
(Chiang, 1991: 2001). Öğretmenin
deneyimi ve yeterlikleri, öğrenci başarısını artırmaktadır (Barrow, 1990: 312;
Kwari, 1990: 1875).
Sınıfta Güç İlişkisi
Sınıftaki öğrenciler ve öğretmen,
en az bir ders dönemi birlikte olacaklarını düşünerek, sınıf ortamını
olumlulaştırmada işbirliği yapmalıdır. Sınıf dışındaki yaşamda, istediğimiz
zaman bir ilişkiyi sona erdirip oradan ayrılabiliriz, ama sınıftaki sürekli
birliktelik buna izin vermez. En yaramaz öğrenciyle, en istenmeyen öğretmenle
birlikte olma durumu, ilişkilerde
dikkati, özeni, sabin, hoşgörüyü özür dilemeyi, barış içinde birlikte yaşamayı
gerektirir. Öğretmen, yasal konumundan kaynaklanan gücünü kullanırken, ilişki kopana davranışlardan kaçınmalıdır
(Pauly, 1991: 47, 54).
Demokratik Ortam
Öğretmenin güç durumuyla ilgili
özellikler, onu, sınıfta gücü paylaşmaya, demokratik bir ortam
oluşturmaya götürür. Demokrasi, grubun kendisince yönetilmesidir. Grubu
yönetecek olanları seçip serbest bırakmayı değil, seçilenlerin kararlarını
grubun etkilemesini de içerir. Demokrasilerde
yönetilenler, yönetimin kararlarını önceden haber alabilir, tartışır,
görüş ve isteklerini yönetenlere iletir, bunlar yönetilenlerce
gözetilir.
Demokrasi, çoğunluğun azınlığı
yönetmesi değildir. Yalnızca sayı çokluğuna dayalı bir yönetim, çoğunluğun
azınlığa hükmetmesi olur, demokrasi olmaz. Üstelik sınıfta öğretmen çoğunluk da
değildir. Demokrasi, azınlıkta kalanların
görüşlerinin dinlendiği, haklarının gözetildiği, niteliğin sayıya feda
edilmediği, tartışma-uzlaşma-anlaşma-inandırma yöntemlerinin kullanıldığı bir
yönetim biçimidir, sınıfta da böyle işlemelidir. Öğretmen böylece, öğrencileri,
kendi davranışlarını düşünmeye yargılamaya da yöneltmelidir (Cangelosi,
1988: 43).
Sınıfta İletişim
Sınıf, öğrenciler ve öğretmenlerin, eğitsel amaçlara ulaşabilmek için,
kendilerinde var olan ve çeşitli iletişim araçlarıyla sağladıkları bilgi ve
yaşantıları, uygun bir düzenlenişle paylaştıkları ortamdır. Bu paylaşım,
iletişimle olur. Öğrencilerin hazır
bulunuşluk düzeylerinin, ilgi ve
gereksinimlerinin, yeterliklerinin, imkânlarının öğretmence; eğitsel amaçların,
araçların, düzenlenişin öğretmen kılavuzluğunda birlikte belirlenmesi,
iletişimle olur. İletişim, bu haber ve bilgilerin çok yönlü akımıdır:
Öğretmenden öğrencilere, öğrencilerden birbirlerine, öğrencilerden öğretmene, çevreden
hepsine. Tek yönlü iletim sıkıcıdır,
dönütün yararlarından uzaktır. Öğrencileri dinleyen öğretmen, onlara neleri ne
zaman söyleyeceği konusunda da ipuçları çıkarır. Öğrencilerden alınacak dönüt, öğretmenin
uygun eylemleri seçmesini, amaçlara
ulaşmasını kolaylaştırır, edimini
artırır, çabalarını istenir ve yararlı yapar (Baba and Ace, 1989:511).
Zaman Yönetimi
Sınıfta zamanın tümü, eğitsel amaçlara yönelik etkinlikler için
kullanılmalıdır. Bunu sağlamanın bir
yolu, sınıf süreçlerinin dikkatle
planlanması, Zamana bağlanmasıdır.
Örneğin, öğrenciler laboratuvarda
ve uygulama Alanlarında kendilerine sıra gelmesi için bekliyorlarsa, sınıf küçük gruplara Ayılarak ve iş dilimleri
bu gruplara farklı zamanlarda verilerek bu zaman yitimi önlenebilir.
Öğretmen, zaman yitirici yönetsel işlerle de sınıfta
fazla uğraşmamalıdır. Yoklama yapmak için herkesin adını okumak gerekmez, olan-olması gereken öğrenci sayılarına
bakılarak, öğrencileri tanıyor olmanın
da yardımıyla, kimlerin gelmediği hemen
bulunabilir. Yönetsel duyurular da fazla
zaman almamalıdır. Kullanımı birbiriyle ilgili araçlar yanana konarak, araç ve onu kullananın bulunduğu yerler yakın
tutularak, araç kullanımının alacağı
zaman azaltılabilir. Örneğin, okuma köşesi kitap raflarının, deney aletleri
deney masalarının yakınında olmalıdır. Öğretmen, sınıftaki etkinliklerin hazırlıklarını
ders öncesinde yaparak, araçların
hazırlanışını, düzenlenişini, önceden bitirerek, tahtaya yazılacakları ders öncesinde yazarak, zaman kazanabilir (Cangelosi,
1988: 71,76).
Sınıfta Korku, Kaygı
Sınıftaki korku ve kaygı
kaynaklarından biri öğretmendir. Otoriter öğretmen, öğrenciyi korkutur. Öğretmenin onları arkadaşları önünde
sıkıntıya sokabileceğini düşünmeleri, öğrencilerde
kaygı yaratır. Öğretmen, her sözü ve eyleminin, farklı öğrencileri nasıl etkileyeceğini
önceden düşünüp, uygun davranmalıdır.
Öğretmen, düşünce ve eylemlerinde açık
olmazsa, öğrenciler onun
davranışlarını, sözlerini yanlış
anlayabilir, farklı anlamlar verebilir. Özellikle ergenlik çağındaki gençler, öğretmenin sözlerinden, davranışlarından, giyimlerine, saçlarına,
davranışlarına ilişkin olumsuz 69 tepki almak istemezler. Hele böyle bir
tepkinin arkadaşlarının yanında alınması, onları, bazen de öğretmeni güç duruma
sokar. İyi öğretmenin bir iki şaka ile
günü hoş yapması, öğrenciye insan olarak davranması, adıyla seslenmesi,
görüşlerini ciddiye alması, onu
küçümsememesi, dinleyip anlamaya çalışması, güler yüzlü olması, öğrencilerin
hata yapabileceklerini kabul etmesi gerektiği belirtilmektedir (Hull, 1990: 8).
Öğretmenin öğrencileriyle ilişkilerini değerlendirmede aşağıdaki formda yer Alan
sorulardan yararlanılabilir (Lemlech, 1988: 275).
Her zaman Ara sıra Hiç
Öğrencilerin hepsini selamlıyor musunuz? _____ _____ _____
Ödüllendiriyor, cesaretlendiriyor musunuz? _____ _____ _____
Görüşlerini kabul ediyor musunuz? _____ _____ _____
Destek oluyor musunuz? _____ _____ _____
Saygılı davranıyor musunuz? _____ _____ _____
Sözel olmayan destek sağlıyor musunuz? _____ _____ _____
Dostça ilişki ve uyum gösteriyor musunuz? _____ _____ _____
İşbirliği ve yardımlaşmalarına izin veriyormuşsunuz? _____ _____ _____
İstenmeyen davranışlarında herkese adil davranıyor musunuz? _____ _____ _____
Olumlu davranışlarını beğendiğinizi belli ediyor musunuz? _____ _____ _____
Çalışma ve dikkatlerini izliyor musunuz? _____ _____ _____
Katılım ve sorumluluk almaya cesaretlendiriyor musunuz? _____ _____ _____
Sınıfın her yerinde sık dolaşıyor musunuz? _____ _____ _____
Ödevlerini anlayıp anlamadıklarını _____ _____ _____
Denetliyor musunuz? _____ _____ _____
Davranış ve konuşmalını izliyor musunuz? _____ _____ _____
Herkesin sorusunu yanıtlıyor musunuz? _____ _____ _____
Sorunlarla, diğerlerini rahatsız etmeden ilgileniyor musunuz? _____ _____ _____
Öğrenciler için bir yardım isteme sistemi kurdunuz mu? _____ _____ _____
Gerektiğinde sınıftan çıkma işini düzene bağladınız mı? _____ _____ _____
Her öğrenciyi tanıyor musunuz? _____ _____ _____
Türkçe Ders Notları ve Ödevleri tüm içeriği by http://turkcedersnotlarim.blogspot.com/ is licensed under a Creative Commons Attribution-Gayriticari-ShareAlike 3.0 Unported License.
Bu lisansın kapsamı dışındaki izinler http://turkcedersnotlarim.blogspot.com/p/hakknda.html adresinde mevcut olabilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder